Yargıtay kararlarını ve ilgili mevzuat hükümlerini birlikte değerlendirdiğimizde, işveren tarafından, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması gerekçesiyle ve yönetim hakkı kapsamında getirilen, iş yerinde cep telefonu yasağına riayet etmenin, çalışanların ağır hukuki sonuçlara maruz kalmasının önüne geçeceği kanaatindeyiz. Şöyle ki;
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 19. Maddesinde,iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması hususunda, çalışanların yükümlülükleri düzenlenmiştir. Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları eğitim ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların sağlık ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdür.
İşçilerin bu yükümlülüklerine aykırı davranışlarda bulunmaları, kendileri aleyhinde ağır hukuki sonuçlar meydana getirebilmektedir.İş kanununun 25. Maddesinin 2. Fıkrasının (ı) bendine göre, işçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi işverene haklı nedenle derhal fesih hakkı vermektedir. İşveren bu halde iş sözleşmesini süresinin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshetme hakkına sahiptir. Ayrıca belirtmek gerekir ki haklı nedenle yapılan bu fesih sonucunda işçi, kıdem veya ihbar tazminatına hak kazanamayacaktır.
Yukarıda açıkladığımız mevzuat hükümleri doğrultusunda, iş güvenliğini tehlikeye düşürebilecek hususlardan biri olan; “ İş görme ediminin ifası esnasında cep telefonu kullanımı ” konusuna özellikle değinmek gerekmektedir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi vermiş olduğu bir kararda, işyerinde cep telefonu kullanımının iş güvenliğini tehlikeye düşürmesi halinde, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshinin haklı nedene dayandığını hüküm altına almıştır. Kararın ilgili bölümü,
(23.12.2015 gün, 2015/24759E. 2015/36525K.)“…davacının makine başında sandalyeye otururken cep telefonuyla meşgul olmasının iş güvenliğini tehlikeye düşürüp düşürmediği konusunda makine mühendisi ve iş güvenliği alanında uzman bilirkişi eşliğinde iş yerinde keşif yapılmak suretiyle ortaya çıkarılıp, iş güvenliği tehlikeye düşmekteyse feshin haklı nedene dayandığının kabulü…”
Bu bilgiler ışığında önemle vurgulamak istiyoruz ki, iş yerinde cep telefonu ile meşguliyetiniz iş güvenliğini tehlikeye düşürdüğü takdirde hiçbir tazminat almaksızın işten çıkarılmanıza yol açabilmektedir.
Konunun, iş sağlığı ve güvenliği boyutunun yanı sıra üzerinde durulması gereken bir başka nokta ise şudur. İşverenin yönetim hakkı kapsamında verdiği talimatlara işçi uymak zorundadır. İşçinin bu talimatlara aykırı hareket etmesi işverene duruma göre iş sözleşmesini haklı ya da geçerli nedenle fesih hakkı vermektedir.
İş Kanunu’nun 25’nci maddesinin 2. fıkrasının (h) bendi, işçinin yapmakla görevli bulunduğu görevleri, kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesini, bir haklı fesih nedeni olarak kabul etmektedir.
İş Kanunu’nun gerekçesine göre, işçinin “işini uyarılara rağmen eksik, kötü veya yetersiz olarak yerine getirmesi” geçerli fesih nedenidir.
Feshin dayanağını her olayda, somut olayın şartlarına göre mahkeme takdir etmektedir.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi vermiş olduğu bir kararda, işverenin yönetim hakkı kapsamında işyerinde cep telefonu kullanımını yasaklayabileceğini hüküm altına almıştır. Kararın ilgili bölümü,
(17.03.2008 gün, 2007/27583E. 2008/5294K.) “…acil durumlarda ve işine ilişkin sebepler gibi meşru bir neden yoksa işçinin mesai saatleri içinde özel telefon görüşmesi yapması geçerli fesih nedeni kabul edilebilir. Özel telefon görüşmesi nedeni ile iş sözleşmesinin feshi için bu konudaki yasağın daha önce işçiye bildirilmiş olması veya önceden ihtar verilmesi şarttır…”
Bu bilgiler ışığında tekrar önemle vurgulamak istiyoruz ki, somut olayın şartlarına göre, söz konusu yasağın ihlali, iş sözleşmesinin geçerli fesih sebebi olarak kabul edilebileceği gibi, haklı fesih sebebi olarak da değerlendirilebilir ve iş sözleşmesinin tazminatsız feshi sonucunu doğurabilmektedir.